|
 |
HASAN HARAKANİ TÜRBESİ
Kars Merkez Kaleiçi Mahallesinde bulunan Evliya Camiinin avlusundadır. Karsın ve Doğu Anadolunun en büyük manevi
sahibi sayılan ve Horasandaki HARAKAN KASABASINDA DOĞAN, Bayezidi Bestaminin müridi olduğu sanılan Hasan-ı
Harakani, Selçuklulardan önce Anadoludaki savaşlarda şehit düşen Türk Uluslarındandır. Mumyalı
lahdi ve kitabesi 1579 yılındaki imarda ele geçip, türbesi Serdar Lala Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır.
Bahçesi diğer kabirlerle birlikte Karsın cami avlusunda bulunan en değerli mezarlığıdır.
Buna izafeten cami de EVLİYA CAMİİ adını almıştır. Hasan-ı Harakaniden başka
mezarlıkta 21 tane daha mezar vardır.
Hasan-ı Harakaninin türbesi dikdörtgen bir şekilde(3.80x5.80m.) dir. Bu tek odalı mezar 1950 yıllarında
askeri bir komutan tarafından yapılmıştır. Üç küçük pencere ( 80x105 cm.) ile 100x200 boyutlarında
bir kapısı vardır. Taş eski yazılı bir kitabe, kapı üzerine konulmuştur. Bahçe kapısı
üzerinde de (972) tarihi üzerinde olan ikinci taş kitabesi vardır.
Bahçe duvarı taş beton ve biriketten 1.50 metre yüksekliğinde, bir kapı sabit kalmak üzere yeniden
çevrilmiştir. Toplam 22 mezarın biri kesinlikle şehit değildir. Diğerleri mahalli volkanik taşlarla
çevrilmiş biri de beyaz mermerden çok iyi süslenmiş mezar taşından Merhum Ali Kazım Bey 12.6.1.yazısı
okunabilmektedir. Bahçedeki diğer mezarlardan dört tanesinin mezar taşında yazıt vardır. Üstündeki
tarih sırasıyla ( 1285-1233) dir. Biri biri üzerinde de Kars için vefat eden Muhafız Muhammet Ruhu İçin
Fatiha Muhammedi ismi ve şekildeki sene ve tarihler okunabilmektedir. Mezarlardan en kuzeyindekinin ise kendi adasazılma
üdafit taçazı geçiren bir yarbaya ait olduğu kesindir.
Üzeri çinko ile örtülmüş Hasan-ı Harakaninin türbesi içindeki mezar sanduka, sonradan mermer renginde boya ile
boyanmış ve üzeri örtülmüştür. Ayak ve baş ucunda taşlar (boyanmış) dikilidir.
CELAL BABA TÜRBESİ
Kars Merkez Kaleiçi Mahallesinde bulunan Kars Kalesinin içerisinde bulunmaktadır. Kars Kalesinin güneyindeki esas
giriş kapısının arka kısmındadır. XII. Yüzyılda Kıpçak-Gürcü istilasında
şehit düştüğü sanılan ve kalenin manevi sahibi sayılan Celal Babanın mezarı çini kubbeli
iken, 1878 yılından sonra Rus istilacıları tarafından tahrip edilmiştir. ( 1579 yılından
sonra Lala Mustafa Paşa tarafından onarılmıştır.) söz konusu yapı tek katlı, güneydoğuya
meyilli ve ahşap üzeri çinko yapılıdır. Duvarları taştandır. Güneydoğu duvarı
kale sur duvarıdır. Bu yapı sonradan hayırseverler tarafından yapılmıştır. Zemini
beton, lahit kısmı 62 cm yüksekliğinde, tahta sanduka ( 106x200) boyutunda yapılmıştır.
Yapı (Mescit) ve Lahit Odası olarak paravana ile ikiye bölünmüştür.
Önünde şu anda varolan, podyum kısmı (135) cm. önceki kubbeli binanın temeli olsa gerekir. Üzerindeki
levhasında Kahraman Celal Baba burada yatar M.1239 yazıları sonradan yazılarak asılmıştır.
Sonradan yapılmış madeni bir levhadır. Binanın iç yüksekliği 2.40m.dir.
Kars Kalesi
Kars Kalesi şehrin kuzeyinde yüksekçe bir kayalık tepenin üzerinde Saltuklu Sultanı Malik İzzeddin
Salduk’un veziri Firuz Akay tarafından 1153 yılında yaptırılmış bir serhat kalesidir.
Kalenin doğu-batı istikametinde 250 metre uzunluğunda kuzey-güney yönünde ise 80-100 metre genişliğinde
bir alana inşa edildiği görülmektedir. Üç ana giriş kapısı bulunan Kars Kalesi savunmaya elverişli
sağlam surlarla çevrilmiştir. Kale 1386 yılında Timur tarafından tahrip edilmiştir. Osmanlı
Padişahı III. Murad döneminde Lala Mustafa Paşa tarafından 1579 yılında tamiratı yapılmıştır.
1877-1878 Osmanlı-Rus savaşından sonra 40 yıllık Rus işgalinde tahribatlara uğramış,
orijinal özelliğini ve kullanımını yitirmiştir. Mimari çağı M.S. 1153’dür.
KALE İLE İLGİLİ FARKLI BİR YAZI
KARS KALESİ
BM Kalkınma Örgütü Temsilcisi Sarah Poole, Türkiye’de ‘Yerel Gündem-2000’ programını uygulayan
50 belediye arasında Kars’ın da bulunduğunu, uluslararası ilişkilere dayalı politikası
nedeniyle Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu’nu (ANAP’tan AKP’ye geçti son seçimde) kutladığını
bildiriyor. Kaleiçi’nin bugün ABD kökenli Küresel Miras Vakfı’nın (GHF Trust) katkılarıyla
onarılmak üzere proje hazırlıkları sürüyor.
Rusların 40 yıllık işgal sırasında inşa ettiği Baltık, Ermeni, Osmanlı ve
Türk mimarisinin bir aradaki örnekleri sadece Kars’ta bulunuyor. Ama 1980’lerden sonra terör ve ekonomik nedenlerle
Kars eşrafının ve aydınının Batı’ya göç etmesi, köylülerin gelmesiyle Kars’ın
kültürel yapısında değişimler meydana gelmiş... Bakülü kızların ‘Kars ayaz, Bakü
yaz/ Tanrım kaderimi Kars’ta yaz’ sözü gerilerde kalmış artık. Kars’a kaderini yazdıracak
kızları ara da bul!
Kars kültürünün önemli bir ismi sayılan Dr. Gürbüz Çapan ‘Ben operayı Kars’ta öğrendim’ derken,
eski Kars’ı aradığını anlatıyor. Bir başka programı nedeniyle Kars’a gelemeyen
Çapan, İstanbul’dan telefonla Kars’ı sanayi tarımına yönlendirmeye çalıştığını,
mısır ve ayçiçeği ekimine öncülük edip Karslı, Azerbaycanlı ve Gürcü sermayedarla mısırözü
ve ayçiçeği fabrikası kurulması projesi üzerinde çalıştığını söyledi bize.
Kurultaya 30’dan fazla konuşmacı katılmıştı; Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı
Oğuz Satıcı, TÜRSAB Genel Başkanı Başaran Ulusoy, İTO Genel Sekreteri Selçuk Tayfun Ok,
Avrasya İş Konseyi Başkanı Tuğrul Erkin, TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar, Dışişleri
Bakanı Abdullah Gül’ü temsilen Büyükelçi Halil Akıncı, Türk-Ermeni İş Geliştirme Konseyi
Başkanı Kaan Soyak gibi isimler yanında Azeri, Rus, Gürcü ve Ermeni üniversitelerinden 50 dolayında konuşmacı
vardı.
|
 |
|
 |
Merkez Kale, İç Kale veya Stadel olarak anılır. M.S. 1153 yılında Selçuklulara bağlı Saltuklu
Sultanı Melik İzzeddi'in emri ile Veziri Firuz Akay tarafından yaptırılmıştır. Kenti
çevreleyen dış kale surları da 12. yy'da inşa edilmeye başlanmış 1386 tarihinde Timur tarafından
yıkılan kale 1579 yılında Osmanlı Padişahı III.Murat'ın fermanı ile Kars'a gelen
Lala Mustafa Paşa tarafından kale ve dış cephe surları yeniden yaptırılmıştır.(Kale
kalıntılarında dört köşe mermer kitabe bulunmuş dış surların kapısına koydurulmuştur.
Bu kitabeye göre "1152 yılında Sultan Melik İzzetin'in emri ile Veziri Firuz Akay tarafından yaptırılmıştır.
Kaleyi 1386 yılında da Timur yerle bir etmiş, 1579 yılında tekrar III. Murat'ın emriyle Lala
Mustafa Paşa yeniden yaptırmıştır.") 1616 ve 1636 yıllarında 2 defa onarımdan geçmiş,
şehir merkezine bazı eserler eklenmiştir. Kaynaklara göre Merkez kale dışında surlar 27.000
metre uzunluğunda olup, 220 burçtan meydana gelmiştir. kale doğu-batı istikametinde 250 mt. Kuzey-güney
istikametinde yaklaşık 90 mt'dir. 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşından sonra 40 yıllık Rus
işgalinde tahribatlara uğramış, orijinal özelliğini ve kullanımını yitirmiştir.
Kars Kalesinin dış cephe surları kesme bazalt taştan yapılmış olup yük istinat duvarları
ile çevrilidir. Üç büyük kapısı bulunmaktadır. Bunlar;
1. Sukapısı veya Çeribaşı kapısı (batıda)
2. Kağızman kapısı (Ortakapı)
3. Behram Kapısı veya Bayrampaşa kapısıdır.
Kalenin kuzeydeki ana giriş kapısı kale önündeki boşluğa açılmaktadır. Bu yapılar
arasında kalenin en yüksek noktası olan kale burcuna doğru taş döşemeli bir cadde mevcut olup caddenin
bitiminden itibaren merdivenlerle kale burcuna ulaşılmaktadır. Kars Kalesi içerisinde 12. yy'dan kalma Celal
Baba Türbesi, Askeri Koğuşlar, Tarlalar, Cephanelik ve bir adet Mescit yer almaktadır. Sit alanı olarak
ilan edilen Kars Kalesi Kentten bakıldığında etkileyici bir görünüme sahiptir.
|
|
 |
Kars Kalesi'ndeki Bayrak
Bir bayrak dalgalanıyor Kars Kalesi'nde,
Karabekir Paşa'dan yadigar kalmış.
Bir bayrak ki, günün her saatinde,
Hudut boylarına renk salmış.
Gün görmüş; ufuklar boyunca
Şafaklar gibi dalgalanmış.
Bir bayrak ki, gölgesinde yaşayan
Toprak vatanmış.
Huzur almış fetih yıllarından,
Yüksek burçlara çekilmiş.
Bir bayrak ki, yalnız milletimin
Alnından öpmek için eğilmiş.
Bir bayrak dalgalanıyor Kars Kalesi'nde,
Karabekir Paşa'nın ruhu gibi.
Bir bayrak ki, büyütmüş gölgesinde
En çetin güzelliği.
Emretmiş, mağrur ve sakin!
Mavi göklerin kızıymış.
Bir bayrak ki, kaderin sustuğu yerde
Zaferler alın yazısıymış.
Budin'de yaşamış bir zaman,
Viyana'dan sesi gelmiş.
Bir bayrak ki, şehit ruhları üstünde
Tanrı'ya yükselmiş.
Kars Kalesi'ndeki bayrağı
Taşıyan bilekler bükülmemiş.
Yıllar var ki, o bayraksız
Bu topraklar gülmemiş.
Nurettin Özdemir
SARIKAMIŞ ALLAHUEKBER DAĞI ŞEHİTLİĞİ
Allah - u Ekber Dağları - Sarıkamış Bininci Dünya savaşının başladığı
yıllarda 36 yıldır Rus işgali altında bulunan Sarıkamış Ardahan ve Karsı işgalinden
kurtarmak isteyen Harbiye Nazırı (Bakanı) ve Başkomutan Vekili Enver Paşanın emriyle 118.000
mevcutlu Üçüncü Ordu 22 Aralık 1914&de harekete başladı.
Enver Paşa 3. Ordunun Komutanlığına da vekalet etmekteydi. Savaşa lojistik yönden hazırlıksız
başlayan 9., 10., 11., Kolordular sıfırın altında 40 ile 50 derece soğukta ve 60-70 Cm. kar
üzerinde Rus birlikleri ile kahramanca savaştı. Yer yer zaferler kazandı. Allahuekber dağları, 37.000
şehit verilerek aşıldı. Sarıkamış kuşatıldı. Sarıkamış Kuşatma
Hareketi aşırı soğuk ve açlık yüzünden hedef ele geçirilmeden 5 Ocak 1915de sone erdi.
Bu dağlarda Osmanlı Ordusu cephede hastalık ve donma sonucu yaklaşık 60.000 şehit verdi. Her
türlü imkana sahip ve yıllardan beri hazırlanan düşman birliklerinin de bu savaşlarda 32.000 askeri öldü.
Bu anıt Sarıkamış Kuşatma Harekatında şehit düşen 60.000 şehidimizin anısına
Kültür Bakanlığı tarafından yaptırılmış ve 10 Ekim 1996 tarihinde ziyarete açılmıştır.
ARAP BABA ŞEHİTLİĞİ
Kars merkez kaleiçi ve Atatürk mahalleleri arasında bulunmaktadır. Şehitliğin 50.100 m. kadar yakınında
Ruslar tarafından başı kesiliyor. Şehit başını da koltuğuna alıp bugünkü yere
gelip düşüyor. Çevre halkı bir yatır olarak bilip, sonradan bir hayırsever tarafından mezarı,
belediye tarafından da etrafı 1 m. yüksekliğinde taş, beton duvarla çevrilmiştir. Üzerinde de demir
çit (70 cm. yüksekliğinde) yaptırılmıştır. Muntazam demir kapısı vardır. Çevre
halkı bu mezarda yatanın şehit olduğunu, fakat adının ne olduğunu, hangi yıl şehit
edildiğini bilmemektedir. Herhangi bir yazıtta olmadığından şehidin kim olduğu belirsizdir.
Çevre halkı ve hayır severler tarafından 2 m. uzunluğunda, 1 m. eninde , 50 cm. kadar yüksekliğinde
betondan bir mezar yaptırılmıştır. Çevre duvarı üç tarafında (bir tarafını ev
çevirmekte) taş ve harç kullanılarak 1977 yılında belediye tarafından çevrilmiş ve yapılmıştır.
KARS ÜÇLER (ÜÇ ŞEHİTLER) ŞEHİTLİĞİ
Kars Sukapı mahallesi gece kondu semtindedir. Tapusu yoktur. Mezar üzerinde kitabe veya tarih bulunmadığından
hangi yıl ve kime ait olduğu bilinmemektedir. Çevredeki yaşlıların anlattıklarına göre
önceleri burasının bir ev olduğu, oturanın Müslüman olmadığı söylenmektedir. Bu adam sonraları
rüyasında görerek burayı kazıp, üç ceset bulunca evini terk edip, burayı mezarlık olarak bırakıyor.
Sac ayağı şeklinde üç mezar bulunmaktadır. Birisinin yarısı çevre duvarı altında kalmıştır.
Çevresini kuru kayma bir duvarla gelişi güzel (1 m. yüksekliğinde) çevrilmiş, mezarlarda yine gelişi güzel
taşlarla örülmüştür. Bu şehitlerin üç kardeş oldukları , üçü de aynı yer ve zamanda düşmanlar
tarafından öldürüldükleri ve buraya gömüldükleri de söylenmektedir. Bu yüzden de adına çevre halkı tarafından
ÜÇ ŞEHİTLER veya ÜÇLER denilmektedir.
KARS MEHMETÇİK ASKER ABİDESİ ŞEHİTLİĞİ
4-llx6 m. ebadındaki anıt aslında 50x100 m.lik dikdörtgen bir sığınağın üstüne
yapılmıştır. Dere yatağına yakın meyilli bir arazi, yataktan sırta doğru düzleştirilip
taş beton korugan yapıldıktan sonra (Giriş Kuzeyde) üzeri toprakla örtülerek bir tepecik haline getirilmiştir.
Sonradan (Anıt Yapılırken) 3 tarafı, arazinin yapısına göre, 4-1m. arasında yükseklikleri
değişen istinat duvarı ile çevrilmiş, üzeri de düzlenmiştir. Yanı Anıta güzel bir meydan
olmuştur. Alana, doğudan geniş merdivenli bir çıkışta yapılmıştır. Anıtın
yakın çevresinin zemini 18x34 m. lik kısmı taş döşenmiştir.
Anı, gri renkli kesme taştan 9.10 m. yüksekliğinde yapılmıştır. Kuzey Doğu ve
Güney duvarında iki kemerli geçit vardır. Kuzey batısındaki uzun l.20m. yüksekliğindeki duvar köprü
menfezleri gibidir. Geçitleri 50x50cm. ebadındadır. Anıtın arka kısmı 6 m. den itibaren l0ar
santim genişletilmiş çatı örtüsünde yine ayını taştan yine l0.cm. taşırılarak
l3.cm. yüksekliğindeki saçaklı örtü görüntüsü verilmiştir.
Madeni levhası üzerine madeni harflerle MEÇHUL ASKER ANITI kelimeleri yazılmıştır. Söz konusu
Anıt Bülbül mahallesindedir.
KARS ŞEHİTLİĞİ
İlimiz Bülbül mahallesindedir. 1876-1877 harplerinde ve Milli Mücadelede ölen 100den fazla şehit yatmaktadır.
Kars bülbül mahallesindeki yaklaşık 7-8 dekar büyüklüğündeki genel mezarlığın doğu köşesine
çevrilmiştir. Taş beton duvarları 1 metre yüksekliğinde,50cm. enindedir. Demir kapısı vardır.
Anıt, kesme taşlardan 5 metre yüksekliğindedir. Alttaki podyumla 6 metreyi geçer. Yanında kesik prizma
şekilde meşale için betondan bir yer yapılmıştır. Tabanı var (70x70) üst kısmında
l55xl55 boyutundadır. Podyumundan meşale yerinin yüksekliği ll5 cm.dir. Podyuma 7 basamaklı merdivenle
çıkılmaktadır. Podyumun yüksekliği ise çevre duvarları eşittir.
Podyum önünde 80x270 boyutunda (kırılmış ) bir musalla vardır. Mezarlar düzgün bir şekilde
sıralamış, 6 mezar dışında diğerleri aynı boyutlardadır. (135x265) betondan 35-40
cm. yüksekliklerde orta yerleri toprak, baş uçlarındaki 35x40 cm. boyutunda mezar üst yüzeyinden 15-20 cm. yüksek
mermer kitabe konacak şekilde (26x36) mermer kitabenin boyutu yuvalar yapılmıştır. Bu yuvalar mezarın
iç kısmına doğru meyillidir. Mezarların 9 da yazıt vardır. Diğerleri boştur. En eskisinin
ölüm tarihi l950 dir. Daha çok burada şehit olan er, erbaş ve subaylara ait olduğu anlaşılmaktadır.
Çevre duvarı köşelerine 140-145 cm. yüksekliğinde sütunlar (Beton) duvar üzerine dikilmiştir. 13,15,26,27,28,35,36,37
ve 39 nolu mezarların yazıtları vardır. Diğerlerinin yazıtı ve kimlere ait olduğu
belirsizdir.
|
 |
|
|
|
|
|
 |