|
 |

DÜNYANIN HER YERİNDEN OYUNCULARLA
CANLI OKEY OYNAMAK İSTİYORSANIZ SAYFANIN ALTINA DOĞRU İLERLEYİN
Oynamak istediğiniz oyunu seçin üyelik kısmından bir kere üye olduktan sonra sürekli aynı şifre ve
kullanıcı adı ile oynamaya devam edebilirsiniz.
SİTEMİZİ ZİYARET EDEN DEĞERLİ DOSTLAR
BU SİTE TAMAMEN AMATÖR BİR ANLAYIŞLA SADECE İNSANIMIZA FAYDALI OLMAK İLİMİZİ İLÇELERİMİZİ
KÜLTÜRÜMÜZÜ TANITMAK ÜZERE HAZIRLANMIŞTIR.
BAŞLIKLAR ALTINDA VERİLEN SAYFALARDA MEMLEKETİMİZE VE KÜLTÜRÜMÜZE AİT ÇOK DEĞERLİ BİLGİLER
BELGELER VE RESİMLER BULACAKSINIZ.
HER SAYFAYI TEK TEK İNCELEMEK SANIRIM FAYDANIZA OLACAKTIR.
AYRICA YARDIMLARINIZ DAHİLİNDE SİTEMİZ DAHA DA GÜZELLEŞECEK VE ÇOK DAHA FAZLA İNSANA FAYDALI
OLACAKTIR.
SAYGILARIMLA ALPASLAN ÖZTÜRK
Sitemiz siz değerli hemşerilerimize kültürümüzü tanıtmak değerlerimize sahip çıkmak adına yenilenmiş
olarak tekrar karşınızdadır.
İçerik olarak çok daha zenginleşmiş bunun yanısıra görüntü olarak da değiştirilmiştir.
Sayfaları gezdikçe görebileceğiniz detaylar hakkında biraz bilgi vermek istiyorum. Yerel, Kültürel bilgiler,
İlçelerimiz ve Kars tarihi bilgileri, ihtiyaç duyduğunuz anda elinizin altında bulunacak yöresel belgeler ve
dökümanlar bulunmakta ve bunlar fotoğraflarla süslenmiş durumdadır.
Ana Sayfamızda Radyo,Sohbet Odası,Ziyaretçi Defteri, Canlı Televizyon ve Radyo kanalları bulunmaktadır.
Ayrıca bu site yardımlarınız ve katkılarınız dahilinde daha faydalı hale gelecektir.
Kültürümüzün değişmez parçası yöresel halk edebiyatına özellikle ağırlık verilmiştir.
Mp3 Bölümünde yeralan eserler sanatçılarımızın daha fazla tanıtılmasını ve sevdirilmesini
amaçlamakta, türkülerimizin herkese ulaşması mantığıyla düzenlenmiştir. Yinede sanatçılarımızın
orjinal albümlerinin temin edilmesi kendilerine verilen değerin göstergesi olacaktır diye düşünüyorum.
Her konuda yardım ve fikirlerinizi bekliyorum.
Bana ulaşma için aşağıdaki MSN adresimi kullanabilirsiniz.
Çok sevdiğim memleketime bir parça da olsa katkım oluyorsa ne mutlu bana.
alpdensev@hotmail.com
Küçük bir not
Sitemiz çeşitli kaynaklardan alınan içerik kodları sayesinde kendi kendini yeniler bir şekilde oluşturulmuştur.
Eserlerinden faydalandığım tüm insanlara sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
|
 |





Kars ilinin milli mücadele tarihi, I.Dünya Savaşı öncesinden Cumhuriyet’e değin uzanan kesintisiz bir
süreci yansıtmaktadır. 19. yüzyıl sonlarından 20. yüzyıl ilk çeyreğine değin ard arda Rus
, Ermeni ve İngiliz işgallerine uğramıştır.
Türkiye’nin I.Dünya Savaşı’na girmesi, Çarlığın 1 Kasım 1914’te Sarıkamış’ta,
Pasım’da ve öteki Anadolu hudutlarında ileri saldırmasıyla başladı. 6 Kasımda başlayıp
6 gün süren Köprüköy Muharebesinde , Ruslar yenilince Rus Orduları Başkomutanı sayılan son Rus Çarı
II.Nikola, 1914 Aralık ayı başlarında Kars’a geldi, Sarıkamış’a geçip askerlerine
kendi eliyle madalyalar dağıtarak ordusunu cesaretlendirmeye çalıştı.
I. Cihan Savaşı sırasında, Ruslar 1914 güzünde Kars’ta 150 Türk’ü sürgüne gönderdi. 1915 yılında
Enver Paşa komutasındaki 3 Türk Kolordusu Sarıkamış’a ilerleyip bir koldan da Ardahan’a
girdi. Keskin soğuklarda Türk ordusu bozguna uğratıldı.
1915 Çanakkale Zaferinin sebebiyle müttefiklerinden yardım alamayan çarlık rejimi tarihe karıştı.
Bunun ardından sürgündeki Karslılar geri döndü. Bolşevik yönetimi 3 Mart 1918 Brest-Litowsk Antlaşmasıyla
Kars bölgesini Türkiye’ye vermeyi kabul etti. Bu anlaşmayı tanımayan ve başlarında, yıkılan
çarlığın sadık subayları bulunan Taşnak Ermenileri Kars köylerinde katliam ve yağmalamalar
yapıp, şehrin çarşı ve mahallelerini ateşe verdiler.
25 Nisan 1918 günü Kars , kırk yıllık hasretten sonra, Türk Ordusu ve ay yıldızlı bayrağına
kavuştu. Mart-Nisan 1918'de Ermeniler Kars ilinde çok vahşi usullerle katliam yaptılar. 30 Ekim 1918 Mondros
Mütarekesiyle Türk ordusu, 1914 sınırı gerilerine çekilmeye mecbur kalınca Ermeni istilası tekrar
başladı.
Buna engel olmak isteyen Karslılar kendi güç ve imkanlarıyla ve Wilson Prensiplerine uygun olarak 5 Kasım 1918’de
Milli İslam Şurası adı ile demokratik bir yerli hükümet kurdular. Batum, Artvin, Ahıska, Ahılkelek,
Serdarabad ve Ordubad’a değin Nahçıvan Türkleri de Kars’taki bu yerli Hükümet’e katılarak
sancak ve ilçe teşkilatını kurdular. Böylece, 1914 Türkiye sınırı kuzeydoğusundaki 36.000
km2'lik bölgenin yerli Türk Hükümetinin merkezi Kars oldu. Bu hükümet 18 Ocak 1919’da 131 temsilcinin katılımıyla
gerçekleştirilen “Büyük Kongre” ile “Cenub-i Garbi Kafkas Hükümeti” adını aldı.
Kars yöresindeki örgütlenmenin ilk günlerinde , İngilizler yöre halkının siyasal yönlü çalışmalarına
bir ölçüde göz yumdular. Ne var ki siyasal örgütlenme çabalarının güçlenmesi ve merkezileşmesi, İngilizler’in
yöredeki denetimini zayıflatmaya başlayınca işgalciler karışmama tutumunu bir yana bıraktılar.
1919’da Kars’a gelen İngiliz temsilcisi Pate, yerli yönetimi tanımayacaklarını bildirdi ve
Arpaçay’ın doğusundaki Ermeniler’in Kars’a yerleştirilmelerini istedi. Bu durumdan cesaretlenen
Gürcüler de Azgur, Ahıska ve Posof’u işgal ettiler. İngilizler Kars’taki Türk Hükümeti’ni
dağıttıktan sonra yöreyi General Garganof ve Osibyan komutasındaki Ermenilerin denetimine bıraktılar.
Böylece Kars ve yöresi işgalden kurtulduktan bir yıl sonra yeniden Gürcü ve Ermeni egemenliği altına girdi.
|
 |
|
 |
Aktif
Kullanıcı
|
 |
|
|
YİĞİTLİK DİYARI KARS
Kars adı, Milattan Önce 130-127 tarihleri arasında Kafkas Dağlarının kuzeyinden, Dağıstandan
gelerek bu bölgeye yerleşen Bulgar Türklerinin Velentur boyunun Karsak oymağından gelmektedir. Türkiyede bundan
daha eski Türkçe isim taşıyan bir şehrimiz daha yoktur.
Bir söylentiye göre de Kars ismi, Gürcü dilinde Kapı kenti anlamına gelen Karis Kalakiden gelmektedir. Kars, Anadolu'yu
Asya'ya bağlayan önemli bir kavşak noktasıdır. Ulaşım açısından stratejik bir işleve
sahip olan vilayet, yüzyıllar boyunca, Akyaka-Doğu Kapı üzerinden Kafkasya'ya açılan bir pencere, Aras
Nehri üzerinden Çin'in ortalarına kadar Asya'yı boydan boya dolaşan tarihi İpek Yolunun Anadolu'daki önemli
bir son durağı olma özelliğine sahip olmuştur.
Kars şehri kültürel yönden köklü temellere dayanır. M.Ö. 9000 yılına kadar uzanan tarihi geçmişi
üzerinde birçok uygarlık hüküm sürmüştür.
Bunların izleri günümüze kadar gelir. Anadolu'ya açılan kapı özelliğini taşıması bakımından
Saka, Iskit döneminden günümüze kadar bir kültür çizgisi çizmektedir. Doğu Anadolunun serhat şehri olan Kars ülkemizde
olduğu gibi doğal ve kültürel zenginliği bakımından Dünyada da az rastlanan şehirlerden biridir.
Karsdan bahsedilirken şehrin sembolü haline gelen Kars Kalesi unutulmamalıdır. 12. yüzyılda 1152 Saltuk
Oğullarından Sultan Melik İzzeddin'in emriyle, veziri Firuz Aka yaptırmıştır. Bunu 16.
asırdaki büyük onarımda ele geçen ilk inşa kitabesinden öğreniyoruz. Evliya Çelebinin anlattığına
göre, dört köşe beyaz mermer üzerine Arapça yazıyla yazılmış bir kitabe çıkmış, Lala
Mustafa Paşa bunu dış surun, kıbleye bakan kapısına koydurarak muhafaza etmiştir. Saltukoğullarından
sonra Selçuklular devrinde onarımlar görmüş olan kaleye bazı ilaveler yapılmıştır. 1386
tarihinde Timur tarafından tahrip edilen Kars Kalesi uzun müddet harap bir vaziyette kalmıştır. 1579 yılında
III. Murat'ın emriyle, Sadrazam Lala Mustafa Paşa tarafından yeniden inşa ettirilmiştir. 17. ve 19.
yüzyıllarda iki büyük onarım daha görmüştür. İç kale ve dış kale olmak üzere iki kısımdan
meydana gelmiş olan kalenin 220 burç ve kulesi vardır. İç sur 3500 metre, hisar ve hendeklerin toplamı
27000 metredir. Kalenin üç kapısı vardır ve hakim bir tepe üzerine kurulmuştur.
New Holland Trakmak sitesinden alınmıştır.
|
|
|
 |